Estetik Dolgu

Dolgu maddeleri, vücuttaki herhangi bir yapının (yüz, el sırtı, burun vb.) hacmini arttırmak, derin kırışıklıkları doldurmak ve dudak dolgunlaştırmak için kullanılır. Dolgu maddelerinin kalıcılığı, kullanılan ürüne göre değişmekte olup, ortalama 6-12 aydır (dudak 4-6 ay). Daha uzun kalıcılığı olan sentetik malzeme içeren dolgularda mevcuttur.

Dolgu maddelerine baktığımızda günümüzde 3 kategoride sınıflandırılmaktadırlar. Bunlar;
Kalıcı olmayan (1 yıldan kısa)
Yarı kalıcı (1-2 yıl arasında)
Kalıcı (2 yıldan fazla) maddelerdir.

Dolgu maddelerinden en çok kullanılanı hyalüronik asit içeren (kalıcı olmayan) ürünlerdir. Bu madde su tutucu özelliğinden dolayı cilde hacim vermekte ve sonrasında vücut tarafından metabolize edilerek etkisi sonlandırılmaktadır. Kalıcılığı 6-12 ay arasında değişmekte olup, yüzün her bölgesine ve ellere uygulanabilmektedir. Uygulanacak bölgeye ve hacim kaybının derecesine göre kullanılacak hyalüronik asit dolguları farklılık gösterir. Göz ve ağız kenarları çizgilenmelerinde akışkanlığı fazla olan maddeler, alın kırışıklıkları, kaşların arası, burnun alt köşesi ve ağız köşesi arasında kalan hafif kıvrımlarda ve dudak hacimlendirmesinde akışkanlığı biraz daha yoğun maddeler, burnun alt köşesi ve ağız köşesi arasında kalan derin kıvrımlarda ve yüz şekillendirmesinde ise akışkanlığı en yoğun olan maddeler kullanılmaktadır.

Hangi Bölgelere Dolgu Yapılır?

Burundan dudağa uzanan çizgiler, dudak üstü çizgiler, elmacık kemiği ve yanak, kaş arası çizgiler ve dudak dolgunlaştırmak için dudakta uygulanır.

İşlem öncesinde krem veya enjeksiyon yöntemiyle anestezik madde uygulaması yapılmaktadır. Belirli bir süre beklenildikten sonra antiseptik bir maddeyle cilt temizlenir ve uygulama enjeksiyon yöntemiyle birkaç yerden girilecek şekilde yapılır. Aynı kişiye, çökük alanının derinliğine göre birden fazla dolgu maddesi kullanılabilir. Derin çökmelerde ilk uygulama sonrasında 3 ay içinde tekrar yapıldığında daha başarılı sonuçlar elde edilmektedir. Uygulama sonrasında üç gün boyunca yoğun fiziksel aktiviteden kaçınılmalı, masaj yapılmamalı, sıcak/soğuk ortamlardan kaçınılmalıdır (kızarıklık ve şişlik kaybolana kadar). Ertesi gün cilt bakım ürünleri kullanılabilir. Yan etki olarak kızarıklık, şişlik, morluk vb. görülebilir. Uygulama öncesi anestezik krem ile uyuşturulduğundan hasta acı veya ağrı hissetmez.

Dolgu maddesi uygulaması yaklaşık 20 dakika ile 30 dakika gibi kısa süreli bir işlemdir, uygulandığı yerde hafif kızarıklık ve çok az miktarda morarma görülebilir. İşlem tamamlandıktan sonra işinize dönüp günlük yaşantınıza dönebilirsiniz.

Işık Dolgusu Nedir

Cilde ışığı yansıtma kapasitesini geri vermek için mezoterapi ve dolgu teknikleri arasında yeni bir konsepttir. 3 hafta aralıklı 3 seansla etkili ve basit bir uygulamadır. Birinci enjeksiyon ve kümülatif seanslardan itibaren gözle görülür sonuçlar ortaya çıkar.

Ciltte hali hazırda mevcut olan doğal içeriklerin özel seleksiyonu ve hiyalüronik asit bazlı özel formül, cildin antioksidan koruması ve alt derinin tekrar yoğunlaştırılması için sinerjik bir biçimde cilde verilir.

El Üstü Dolgu
Yaşlanma belirtileri arasında olan, el üzerindeki lekelenmeler, doku azalmaları ve damarların belirginleşmesi ile de kendini belli eden el üstü yaşlanmasının artık bir çözümü var .

El Üstü Dolgu İşlemi Kimlere Yapılır?
El gençleştirmede amaç el sırtında azalmış olan cilt altı dokusunu yerine koymak, incelmiş ve yıpranmış cildin kalitesini arttırmak ve ciltteki lekeleri ortadan kaldırmaktır. Cilt altını dolgunlaştırmak için el sırtına ,dolgu uygulamaları yapılabilir. Cilt kalitesini arttırmak ve nemlendirmek amacı ile saf hyaluronik asit ve PRP uygulamaları yapılır. Cilt lekeleri kimyasal soyma ya da abrazyon yapılarak ortadan kaldırılır.

Estetik dolgu işlemleri burun dolgusu ve dudak dolgusu başta olmak üzere tüm dolgu operasyonları hakkında bilgi almak için bize ulaşın.

Botox (Botulinum toksini), Clostridium botulinum adlı bakteriden elde edilen bir toksindir. Botoks, sinir uçlarında iletimi sağlayan maddelerin salınımını engelleyip, sinirler ile hedef organı arasındaki iletimi durduran bir etki mekanizması vardır. Sinir iletiminin durması, sinirin ulaştığı organın işlevlerinin azalmasını ya da tamamen kaybolmasını sağlar.

Botoks’un etki mekanizmasından tıpta birçok alanda yararlanılmaktadır. Plastik cerrahi alanında ise genellikle mimik kaslarının hareketleri ile ortaya çıkan yüzdeki çizgilenmeleri azaltmak ve aşırı terleyen bölgelerdeki terlemeyi azaltmak amacı ile kullanılır.

Botoks ile Kırışıklıklardan ve Çizgilerden Kurtulun

Yüzümüzde bizi rahatsız eden kırışıklıklardan ameliyatsız kurtulmanın en kolay yöntemi botokstur. Mimik kaslarının yıllar boyunca çalışması, üzerini örten deri üzerindeki kıvrımları belirgin hale getirir ve böylece yüzdeki dinamik çizgilenmeler ortaya çıkar. En sık ortaya çıkan dinamik çizgiler, alın, kaşlar arası, göz kenarları ve ağız çevresinde görülür.

Alın ve göz kenarlarındaki çizgiler kişiye daha yaşlı bir görünüm, kaşlar arasındaki çizgiler ise kişiye çatık kaşlı, kızgın bir bakış ifadesi verir. Mimik kaslarına botoks uygulanarak bu kasların hareketleri zayıflatılabilir, kas hareketlerindeki azalma, üzerindeki derinin, kas hareketleri ile katlanmasını ve katlanmaya bağlı çizgilenmeyi de azaltır. Bu şekilde yaşlı ve kızgın olarak görünen yüz ifadesinde de belirgin bir düzelme sağlanır.

Botoks tedavisine en iyi cevap veren kırışıklıklar alın çizgileri, göz etrafı kırışıklıkları ve kaşların arasındaki kırışıklıklardır. Botoks ayrıca gülme çizgileri, boyun ve çene kırışıklıklarının tedavisinde de kullanılabilir. Botoks tedavisine en iyi cevap veren kırışıklıklar alın, göz etrafı ve kaşların arasındaki kırışıklıklardır. Botoks ayrıca gülme çizgileri, boyun ve çene kırışıklıklarının tedavisinde de kullanılabilir.

Kırışıklar dışında botoks, kişiye yorgun bir ifade veren kaş düşüklüğünün tedavisinde kaş şekillendirme (kaş kaldırma), kızgın ifadeye sebep olan kaş arası ve üstü kasılmaların giderilmesinde cerrahi uygulamalara alternatif olmaktadır. Botoks ile kaş şekillendirme işlemi sonrası kaşlar 1-4 mm seviyesinde kalkabilir.

Botoks ile Aşırı Terleme Tedavisi

Botoksun diğer bir uygulama alanı ise aşırı terleme ve buna bağlı değişik rahatsızlıkların giderilmesidir. Koltuk altı, el ve ayaklarda yoğunlaşan ve tıp dilinde “hiperhidrozis” olarak adlandırılan terleme hastalığına karşı botoks son yıllarda oldukça fazla kullanım alanı bulmuştur.

Stres, emetikler, insülinler gibi uyaran ilaçlar, tiroid bezinin aşırı çalışması, böbrek üstü bezi hastalıkları, menopoz, hipoglisemi, şişmanlık, bazı kanserlerin tedavisinde kullanılan ilaçlar ve hormonlar terlemenin başlıca nedenleri arasındadır. Bazen yapısal olarak da çok fazla terleme gözükebilir. Terlemenin yoğun olduğu deri altına çok az miktarda enjekte edilen botoks, ter bezlerine ulaşan sinirlerin çalışmasını geçici süre bloke ederek ter üretimini engeller. Botoks, çok ince uçlu iğnelerle terleyen bölgeye sık aralıklarla uygulanır. Uygulamadan sonraki ilk hafta içerisinde iyileşme gözlenir. Botoksun etkisi genellikle 6 ile 8 ay sürer, etki geçmeye başladığında ikinci uygulama yapılır. Kişiye bağlı olarak ter bezlerinden aşırı ter salgılanmasını belli bir sürelik durdurmak ve böylece özellikle yaz aylarında gerek koltuk altı gerek avuç içi gerekse ayak tabanı terlemesi giderilebilir.